27 Eylül 2011 Salı

içim boğum boğum olurken dışımda olanlar not:1


***Piskürütü çaya banıp banıp yemek can'dır. Kim ki piskürütünü çaya banıp düşürmeden ağzına götürebiliyor, işte o kişi benim için yüceliyor. Ulu bir insan oluyor gözümde. Çaya banılacak piskürütümü paylaşmaktan nefret ederim. O yüzden iş yerinde zulaya yatarak yerim o caaaanımm piskürütümü.Ne vakit görse biri beni zulaya yatmışken, çok pis bakarım kendisine. İsteyemez ,utanır yani,öyle böyle değil.Benim kıymetlim, canım piskürütüm..ve ne zaman bitse bir paket piskürütüm çaya banıp banıp yediğimde içimi bir hüzün kaplar, bir dahaki sefere buluşmak için sabırsızlanırım.


Aklıma gelmişken ;

*** Pazardan aldığın 5 kilo barbunyayı temizleyip, elinde dağ gibi  barbunya çöpü , bi gıdımcıkkkkk , mini minnacık barbunya içi kalıyor yaa işte o an hayattan çok pis tiskinesim geliyor!

***Ben iftar vaktinden sonra keyif yapmak için dolaştığım sahilde , bir yandan ilahi söyleyip , bir yandan çekirdek çitleyen grup öbeğini gördüm yaa , yok arkadaş daha da şaşırmam hiç birşeye!




21 Eylül 2011 Çarşamba

Çok eskiden eskiden, su içerdik testiden!


Vakti zamanında böyle gazete haberleriyle karşılaşırdık.Tanınmasın diye gazetede ki muhterem kişi gözüne siyah bir şerit çekiyorlardı.Ve ben akıllısı onu belirli bir yaşa kadar suçlu olduğu için gözüne siyah demir sokmuşlar sanıyordum. Ama bu iyi birşey, katil ya da hırsız olmadım bu sayede:)

***
Şampuan reklamlarında salına salına geçerek erkeğin aklını başından alan kadınları görmek zorundamıyız. Hem erkekler gerçekten salak mı her saçı güzele ayılıp bayılıyorlar mı? Neden hiç kadınlar bayılmıyorlar saçları güzel bir erkek gördüklerinde? Garip!

***
Bir şöyle hatırıma düştü nerde o eski reklamlar :)


- nasıl becerdin?
- mintaxla canım mintaxla... mintaxla canım mintaxla...

***
Leblebi tozu olsada şöyle dost sohbetinde evire çevire yesek,konuşsak,öksürsek ne hoş olurdu!



 



20 Eylül 2011 Salı

Sobeleyebildiklerimizden misiniz?

Sobeledim, sobelemedim, sobeleştik,sobelediler derken Damla'dan dün akşam üzeri güzel bir zılgıt yedik.
"Neyi bekliyorsunuz?" gibilerinden.Aldım cevabımı bende :)


Bundan tam 15 ay önce çok sevgili arkadaşım Perihan sayesinde tanışıp katıldım Nurturia ailesine...
Kısacık zamanda çok şey paylaştık,çok eğelendik,çok kızdık ve bazende kırıldık...Ama herşeye rağmen kocaman bir aile olduk biz.

Nurturia'da;

  ....aklıma gelebilecek her konuda bulduğum cevaplarla yaşadığım rahatlığın bana vermiş olduğu mutluluğu , kızımın yaşadığı her anıyı tuttuğum bir defterin olmasını, kızımın arkadaşlarının ve teyzelerinin olduğunu bilmeyi ,anneliğimi tarafsızca yargılayıp bana "hayır Gülçin yanlış davranıyorsun" diyebilecek dostlarımın olduğunu bilmeyi, SEVİYORUM!

...abartarak konuşan , karşısındaki anlayıp dinlemeden ortalığı karıştırmaya çalışan ve bunun  sonucunda hiç sorumluluğu yokmuş gibi oralı olmayan insanları hiç SEVMİYORUM!

...OLMASAYDI, internet üzerindeki uzman görüşleriyle çocuğumun sorunlarını çözmeye çalışıp bununla ilgili her zaman şüphe duyacaktım. Yaşanmış tecrübelerin her zaman bir adım önde olduğunu farkındayım. Olmasaydı beni anlayan bu kadar çok anne ile birlikte olmayacaktım. Çok sevgili yasemin'in dediği gibi belirli bir süre sonra bekar arkadaşlarımı "çiş,kaka,muhabbetlerinden bıktırıp" kendimden uzaklaştıracaktım.Olmasaydı son kızımın bir anı defteri belkide hiç olmayacaktı. Olmasaydı, kızımın bu kadar çok arkadaşı ve benim çok şey paylaştığım dostlarım olmayacaktı. Olmasaydı benim densizliğimi çekecek bu kadar güzel insanla tanışamayacaktım :)

...KEŞKE, bir yıl öncesi gibi daha cıvıl cıvıl olabilseydi, hatalar yapılmasaydı,insanlar üzülmeseydi..dostluklar kayıp gitmeseydi.Kısa zamanda çok şey yaşadık Nurturia'da..çok mutlu olduğum an'larım oldu..ama bu bir daha olmayacak anlamına gelmiyor.Herşeye rağmen devam!

İyi ki varsın nurturia! hepinize galp ponçikliyorum ♥ :)

He unutmadan topumu atıyorum; tut bakalım avbi  ve Esra'm ...